Rektör Günaydın SÖZCÜ'ye konuştu

15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ'yle mücadele kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan operasyonlarla birçok alanda boşluklar oluştu.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ'yle mücadele kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan operasyonlarla birçok alanda boşluklar oluştu. 17 akademisyen ve 2 idari personelin ihraç edildiği Gümüşhane Üniversitesi'nde, YÖK tarafından üniversite yönetimince incelenmesi istenen 7 anabilim dalı dekanının yerine vekalet eden Rektör İhsan Günaydın günün en çok konuşulan konusu oldu. Bu dekanların incelendiğini ve yine aynı isimlerin YÖK'e sunulduğunu söyleyen Prof. Dr. İhsan Günaydın Sozcu.com.tr'ye konuştu... Gümüşhane’de görev yapan 100 kamu personeli Olağanüstü Hal kapsamında “Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere Dair Kanun Hükmünde Kararname” ile memurluktan ihraç edilmişti. 1 Eylül’de yayımlanan kararnamede Gümüşhane Üniversitesi’nden 17’si akademisyen 2’si idari personel olmak üzere 19 kişinin görevine son verilmişti. Ayrıca bu ihraçların dışında YÖK üniversitede görevli bazı dekanların da incelenmesini talep etti. Yapılan inceleme sonucunda yine aynı isimlerin YÖK’e sunulduğunu belirten Günaydın, ‘İletişim Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Celalettin Vatandaş ve İlahiyat Fakültesi Dekan Vekili Zafer Erginli isimlerinin onaylandığını’ belirtti. Yaşanan süreç içinde üniversitenin; Edebiyat Fakültesi, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Turizm Fakültesi, İlahiyat Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi ve İletişim Fakültelerinde dekanlıklar boş kaldı. Bu birimlere vekaleten atanan Üniversite Rektörü Prof. Dr. İhsan Günaydın, sosyal medyadaki eleştirileri yersiz bulduğunu belirterek, “Üniversitemizi kapatıp gidemeyiz. Bu durum bütün üniversitelerde böyle. Yani yasal bir süreç. En üzücü olanı bunu bir üniversite hocasının paylaşmasıdır. O bilmiyorsa vatandaş nasıl bilsin” dedi. Sozcu.com.tr’ye konuşan İhsan Günaydın sözlerine şöyle devam etti: “BOĞAZİÇİ’NDE DE AYNI, ODTÜ DE…” “Öncelikle şunu belirteyim. Bu konuda beni en çok üzen, malum paylaşımın bir akademisyen tarafından yapılmış olmasıdır. Eğer bu arkadaşımız yaşanan sürecin yasal olduğunu bilemiyorsa vatandaş nereden bilsin. Şunu bütün Türkiye haberlerden de biliyor ki; FETÖ’nün yaptığı 15 Temmuz darbe girişiminden sonra, gerçekleşen operasyonlar ve soruşturmalar kapsamında YÖK 1474 dekanın istifasını istedi. Üniversitemizden de bazı dekanlar için incelenmesi istendi. Biz üniversite olarak incelemelerimizi yaptık ve bu kadrolara yine aynı arkadaşlarımızın isimlerini YÖK’e sunduk. Hatta İletişim ve İlahiyat Fakülteleri için sunulan isimler onaylandı bile… Yarın görevlerine başlayacaklar. Yaşanan süreç Boğaziçi Üniversitesi’nde de aynıdır, ODTÜ’de de… Yani yasal bir durumdur. Ben vekaleten bu açık kadroların yerindeyim. En kısa zamanda yeniden atanacak isimler görevlerine başlayacaktır. Yani dekanların yerine rektörlerin vekalet etmesi normaldir. Sadece bazı üniversitelerde bu atamalar daha hızlı olurken, bazılarında ise yavaş olabilir. Kendi işyerinizi düşünün; görevden alınmalar olsa bir tek siz kalsanız, işyerine kilit vurup gidemezsiniz. Biz de üzerimize düşen vazifemizi yapıyoruz.” “FOTOĞRAFLARDAN HABERİM YOKTU” Sosyal medyada günün konusu olan fotoğraflı yönetim kurulu listesi için, “bilgim yoktu” diyen Günaydın, “İnternet sitemizi düzenleyen arkadaşlar, boş kalan isimlerin yerine benim adımı ekleyince fotoğraf da koymuşlar. Ben durumu çok sonradan fark ettim ama hemen değiştirip yazılı listeye çevirdim. Bu gibi basit konularla kurumları ve insanları küçük düşürüp karalamaya çalışmak çok ayıptır, yazıktır” dedi. Haberin kaynağı: http://www.sozcu.com.tr/2016/egitim/prof-dr-ihsan-gunaydin-universitenin-kapisina-kilit-vuramayiz-1442515/ ===== Sabah saatlerinden itibaren sosyal medyayı sallayan ve ardından tüm ulusal ve yerel haber sitelerine konu olan olayla ilgili Gümüşhane Üniversitesi Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü aracılığıyla bir de basın açıklaması yapıldı. Açıklama aynen şu şekilde: Kamuoyuna duyurulur Sosyal medya ortamında yapılan paylaşımlara bağlı olarak çeşitli ulusal ve yerel medya kuruluşlarında Gümüşhane Üniversitesi ile ilgili olmak üzere, bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde gerçeği yansıtmayan bazı haberlerin yayınlanmakta olduğu gözlenmektedir.   Gerçeği çarpıtan art niyetli paylaşımlara bağlı olarak sosyal medyada yer alan bir kısım yazışmanın ulusal ve yerel basında haber yapılması gerekçesiyle Gümüşhane Üniversitesi yönetim kurulu listesindeki Rektör Prof. Dr. İhsan GÜNAYDIN'ın mevcut yönetim kurulu üyelikleri gündeme getirilmekte ve üniversitede “tek adam” algısı yaratılmaya çalışılmaktadır. 2547 Sayılı kanunun 15. maddesinde Üniversitelerin Yönetim Kurullarının nasıl oluşturulacağı açıkça belirtilmiştir. Dolayısıyla, Üniversite Yönetim Kurulumuz, Rektör Prof. Dr. İhsan GÜNAYDIN'ın başkanlığında fakülte dekanları ile senatoca seçilen “profesör” unvanındaki temsilcilerden oluşmaktadır.  Fakülte dekanları ise Rektörün teklifi ve Yüksek Öğretim Kurulunun onayı ile profesör olan öğretim üyeleri arasından atanmaktadır. Bilindiği gibi 15 Temmuzda Fethullahçı Terör Örgütü tarafından yapılan darbe girişimi sonrasında ilan edilen olağanüstü hal uygulaması kapsamında Türkiye’deki bütün dekanlar görevlerinden istifa etmiştir. Bu nedenle bütün üniversitelerde olduğu gibi, Gümüşhane Üniversitesinde de yeni dekanlar atanıncaya kadar Rektör Prof. Dr. GÜNAYDIN bütün dekanlıklara vekâlet etmek durumunda kalmıştır. 29/09/2016 tarihi itibarıyla Yüksek Öğretim Kuruluna yeni dekan teklifleri yapılmış ve iki yeni dekan ataması 12/10/2016 tarihi itibarıyla üniversitemize bildirilmiştir. Tüm Türkiye’yi ilgilendiren olağanüstü şartlar kapsamında dekanlıklara vekâlet etmek zorunda kalması nedeniyle Rektör Prof. Dr. İhsan GÜNAYDIN'ın ismi üniversite yönetim kurulunun farklı üyeliklerinde yer almıştır. Bu durum, sosyal medyada art niyetli girişimlerle çarpıtılmış ve bazı yerel ve ulusal medya organlarında haber olmuştur. Sosyal medyada yer alan paylaşımların gündem oluşturduğu gerekçesiyle yapılan haberlerle, kuruluşundan bugüne kısıtlı imkânlar ve zor coğrafi şartlarda yaklaşık 50 bin nüfuslu bir şehirde 19 bini aşkın öğrenciye yükseköğretim imkanı sunan bir kuruma yapılan bu haksızlığı Gümüşhane Üniversitesi olarak kamuoyunun takdirine arz ederiz.