Yerel Gazeteler Can Çekişiyor

Gazetecilik mesleği büyük özveri gerektiren çok zor bir meslektir. Sıfır güvenceyle çalışan yerel basının görevini en iyi şekilde yapmasını sağlayacak koşulların yaratılması bir yana sesinin kesilmesi, susturulması için her türlü yöntem uygulanıyor.

Tükenme Noktasına Gelen Yerel Gazetelerin, Çalışanlarının Bugün Bayramı Gazetecilik mesleği büyük özveri gerektiren çok zor bir meslektir.  Sıfır güvenceyle çalışan yerel basının görevini en iyi şekilde yapmasını sağlayacak koşulların yaratılması bir yana sesinin kesilmesi, susturulması için her türlü yöntem uygulanıyor. Asgari ücret ile SGK’ya gelen zamlar aylık bazda yaklaşık 8 bin TL fark ediyor. Basın İlan Kurumu'nda Hükümet kanadının 12 temsilcisi atanmadığından, 1 yıla yakın süredir genel kurul toplanamıyor. Genel kurulun toplanamadığı için yerel gazetelerin resmi ilan sütun taksimine zam yapılamıyor. Zam yapılamadığı için sadece asgari ücretten doğan 8 bin TL’lik farkı gazete sahipleri nasıl ödeyeceğini kara kara düşünüyor. YAYIN SEKTÖRÜ BÜYÜK BİR FELAKETE SÜRÜKLENİYOR Gazete maliyetlerini oluşturan kâğıt, kalıp ve mürekkep başta olmak üzere tüm malzemelerin döviz cinsinden fiyatlarının artması, ilan gelirlerinin azlığı ve asgari ücrette yaşanan artış yerel basını zora soktu. BİK ilan bedelleri bir an önce arttırılmazsa, 2022 yılında geçerli olacak asgari ücretteki artışın da etkisiyle yüzlerce yerel medya kuruluşu kapanacak, binlerce medya çalışanı işsiz kalacak. Kağıt sektöründe döviz kurundaki yükselişle birlikte kriz yaşanıyor. Yaşanan kur artışlarından dolayı yerel gazeteler başta olmak üzere basın yayın sektörü büyük bir felakete sürükleniyor.  Ulusa bazda yayın yapan gazetelere iktidar hem tanıtım amacıyla hem de açılışlarında sayfa sayfa ilan verip desteklerken, iktidar partisinin yerel temsilcileri ise yerel gazetelere hiçbir şekilde destek olmuyor. Milletvekilleri iki tane dini bayram olmak üzere, resmi bayramlarda ilan desteği bile vermiyor.  Milletvekilleri kentte çıkan gazetelere abone dahi olmuyor. Yapılan toplantılarda ise gazeteci temsilcileri yanında görmediği için destek değil, köstek oluyor.  2013 yılında bölgesel, yerel ve ulusal yayın yapan gazete sayısı 3 bin 100 iken, 2019 yılında yüzde 25 azalarak 2 bin 337’ye geriledi. Buna göre 2013-2019 yılları arasında her hafta bölgesel, yerel ve ulusal yayın yapan 2 gazete kapandı. Siyasiler ile bürokrasi tarafından ötekileştirilen ve hiçbir şekilde destek olunmayan gazetelerin reklam ile ilan gelirleri düştü. Her 10 Ocak Çalışan gazeteciler gününde yerel gazeteler için ‘Duymayan kulağımız, görmeyen gözümüz. Kentin nabzını tutan değerli emekçi arkadaşlarımız’ gibi ibarelerde bulunan yetkililer ise reklam, taziye ve bayram gibi ilanları çok görüyor. 2 TL’LİK YEREL GAZETE TASARRUF TEDBİRLERİ GENELGESİNDE YER ALDI Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla 30 Haziran’da yayımlanan “tasarruf tedbirleri genelgesi” birçok başlık içeriyor. Medyayı en çok ilgilendiren maddelerde ise kamu kurum ve kuruluşlarının günlük gazete satın almaması, zorunlu ilanlar dışında ilan yayımlatmaması yönündeki talimatlar yazılıydı. Yerel gazetelerin ana gelir kaynakları bu iki kalemden ibaret. COVID-19 salgınının, ekonomik krizin ve dijitalleşmenin etkisiyle zaten güç durumda kalan birçok yerel gazete, bu yüzden daha da zora girdi. Kamu kurumları alınan tedbirler doğrultusunda 1.5 -2 TL’lik yerel gazetelerin aboneliğini kesti. Yerel gazeteler her yerden darbe almaya devam ediyor. 10 Ocak Gazeteciler gününde yani bugün birçok yerde gazetecilere program yapılacak. Günü bürokrasi kutlayacak, gazeteciler ise bu programları fotoğraflaştırarak haberleştirecek. Ancak yerel basın bugünde can çekişmeye, kan kaybetmeye devam edecek.  Yerel basın artık hayatta nasıl kalacağının hesabını yapıyor.