“Bir Kukla Öldü, Ateşi Bol Olsun”

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in ölümü üzerine konuşan Gümüşhaneli 15 Temmuz gazileri, FETÖ elebaşının ölümüne ilişkin duygu düşüncelerini anlattı.
15 Temmuz gecesi FETÖ’cülerin darbe girişimi sırasında Atatürk Havalimanı’nda kuleye gitmek isteyen darbecilere engel olmak için tankın önünde duran Vasfi Yılmaz Gümüşkoza’ya yaptığı açıklamada, "İhanet eden herkesin bu vatandan temizlenip gitmesi için devletimizin ve bizim elimizden geleni yapmamız gerekiyor" dedi.
Vatanı olmayanın dini, namusu, ailesi olmayacağını kaydeden Yılmaz, “O yüzden yüce Allah vatanı için ölen kişilere ’şehit’ demiş. İnançlarımızı yaşamamız için özgür olmamız lazım. Bu yüzden FETÖ’nün ölümünü içtenlikle kutluyorum. Allah bize bugünleri gösterdi. Ona gönül veren, onun gibi vatanına ihanet eden herkesin bu vatandan temizlenip gitmesi için devletimizin ve bizim elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Aksi takdirde ülke yönetimi bunların eline geçtiğinde başımıza çok belalar açarlar.  Sosyal mecralarda binlerce insan “keşke ölmeseydi, yargılansaydı” diyor. Böyle bir insanı nasıl yargılayacaklar, vatana ihanetin yargısı olmaz. Onun mahkemesi de diğerleri gibi Mahkeme-i Kübra’ya kaldı. Cumhurbaşkanımız ve bu aziz milletin cesurluğu sayesinde darbe girişimi başarısızlığa uğradı. Allah bir daha böyle günler yaşatmasın. Bunun için evlatlarımızı, çocuklarımızı, nesillerimizi çok iyi yetiştirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“Bir Kukla Öldü, Ateşi Bol Olsun”
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde bulunduğu karanlık gecede hainlerin silahından çıkan kurşunla sol kolunu kaybeden 15 Temmuz gazisi Üzeyir Civan da, “ Bir kukla öldü, ateşi bol olsun. İlk başta ölüm haberini duyunca inanmadım. Sahte olup olmadığından emin olamadığımız için sabah uyanır uyanmaz haberleri kontrol ettim. En sonunda tüm haber kanallarına düştüğü için artık bunu teyide gerek kalmadı. Biz elbette ki bu hainin ölmesine sevinçliyiz. Ama bizi düşürdüğü duruma bakın, bir insanın ölümüne sevinebiliyoruz. Yani öyle bir fitne ateşi attı ki bu toplumun içine. Ama inşallah bu toplum ferasetiyle ve iradesiyle bunların yaptıklarını ve bundan sonra olacakları göz yummadan engelleyecektir. Biz mutluyuz, gururluyuz. Devletimize, milletimize, bayrağımıza sahip çıktık. Bundan sonra da sahip çıkmaya devam edeceğiz. Yıllarca bizden gözüktü, Müslüman gibi gözükmeye çalışarak gençlerimizi kandırdı. Aşağılık bir insandı, ölmesi de içimize su serpti”
İhanet gecesinde darbecilere karşı durduğu anları gururla anlatan Civan, "Onlara yaptıklarının yanlış olduğunu söyleyerek kışlaya dönmeleri için ikna edebileceğimi düşündüm. İki elim havada mevzi değiştirdiklerini gördüğüm 7-8 askerin üzerine doğru koşarak gidiyordum. 'Durun, yapmayın. Silahlarınızı bırakın, hepimiz kardeşiz' diye bağırdım. Onlara doğru koştum hatta öncesinde yanımdakilere de 'Asker polis kardeştir' diye sloganlar attırmıştım ancak onlar bana hedef gözeterek ateş etmeye başladılar"
Civan, Vatanın korunması için mücadele vermenin gururunu yaşadığını belirterek, “O vatansız öldü, o bir hain olarak öldü. 252 şehidimiz bu topraklara, vatanına ve milletine sahip çıkmak adına defnedildi. İstiyoruz ki o hainin cesedi bu topraklara getirilmesin. Kesinlikle buna kalkışılmasın. Çünkü bu şehitlerimizi ve gazilerimizi çok incitecektir. Onun cesedini şehit kanıyla sulanan topraklarımız zaten kabul etmez" dedi. 
"Şehitlerimizin Kanı Yerde Kalmadı"
15 Temmuz hain darbe girişiminde Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde meydana gelen olaylarda darbecilerin açtığı ateş sonucu kafasından ve vücudunun farklı yerlerinden vurularak yaralanan Gümüşhaneli gazi Mustafa Soysal, Fetullah Gülen'in ölümü ile ilgili mutluluğunu Gümüşkoza’ya anlattı. Gazi Soysal, “Netanyahu’nun ardından en çok ölüm haberini beklediğim kişiydi. Ölüm haberini duyduğumda çok sevinemedim, isterdim ki önce yargı önüne çıksaydı. Müslümanlık ve insanlık hariç her şeye hizmet etti. 15 Temmuz darbe girişimini bu millet hiç bir zaman unutmayacak. 15 Temmuz'un izlerini ben vücudumda taşıyorum. Şarapnel parçaları hala üzerimde. Çıkarttırmayı da düşünmüyorum, Onlar bizim onur madalyamız. Onların üzerimizde olması bizim o günkü verdiğimiz mücadelenin nişanesi. 15 Temmuz Türkiye'nin Kurtuluş Savaşı'ydı. Kafam belki kırıldı ama ülkeyi teslim etmedik. Ben 15 Temmuz'da ölsem de gam yemezdim. Çünkü ülkem ve milletim için canımı hiçe saydım. Şimdi onun ölümüne 252 şehidimizin yakınları mutlu oldu, en azından şehitlerimizin kanı yerde kalmadı ama ben onun ülkeye getirilmesini ve yargılanmasını istedim” diye konuştu.