31 Mart  yerel seçimleri üzerinden yaklaşık iki ay gibi bir süre geçti, ancak doğurduğu sonuçlar bakımından  hem genel merkezler, hem de yerel bazda  hala tartışılıyor.. Çünkü  son  22 yıla damgasını vuran Ak parti, ilk defa bu seçimi kaybetmiş  ve ikinci sıraya düşmüştür.

Vatandaşlar olarak bizleri en çok merak ettiren husus   bu seçim sonuçlarının   yerelde yani  il, İlçe ve beldelerde ne gibi sonuçlar doğuracağıdır..

Hepimiz  biliyoruz ki, Ak parti lideri Sayın Tayyip Erdoğan'ının böyle bir yenilgiyi  kabullenmesi  oldukça zor olacak ve  bu yenilginin  sebep ve müsebbiplerini  mutlaka  araştırıp bulup, faturayı kesecektir.

Malum ki, 1 - 3 Haziran tarihlerinde Ankara - Kızılcahamam'da gerçekleştirilen  İstişare ve Değerlendirme Toplantısı"nda da ağırlıklı gündem 31 Mart seçim  sonuçları olmuştur..

Bu toplantıda  önemli saptamalar yapan Erdoğan özetle şunları söylemiştir:

AK Parti'nin istikbali açısından kritik öneme haiz konuları görüşüp, hiçbir komplekse kapılmadan meseleleri ele alacak ve 14 - 28 Mayıs ile 31 Mart seçim sonuçları arasındaki negatif ayrışmayı tüm yönleriyle, asla kolaycılığa kaçmadan ele alacağız.

Fikrine önem verdiğimiz dostlarımızın görüşlerine başvurduk. Her il ve ilçe bazında değerlendirmelerimizi tek tek yapıyoruz. Farklı kanallardan derlediğimiz bilgiler ışığında, fotoğrafı netleştiriyor, yol haritamızı ve atacağımız adımları tayin ve tespit ediyoruz.

Milletimizin başta değişim ve yenilenme talebi olmak üzere sandık sonuçlarıyla bize ulaştırdığı beklentilerinin tamamının farkındayız. Mesajların gereğini vakti saati geldiğinde muhakkak yapacağız. Bu süreçte  "ince eleyip sık dokuyor, gerçekten çok titiz davranıyoruz. "

Milletimizle gönül köprülerimizi tekrar güçlendirirken,  ne birilerinin "suyu bulandırıp bulanık suda kişisel hesaplarını görmelerine seyirci kalacağız ne de hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam edeceğiz."

Görüldüğü gibi burada  Sayın Erdoğan açıkça, "Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak ve kişisel hesap yapanlar bedel ödeyecek" demektedir.

  Tabi  şimdi bundan sonra  tüm Ak parti il, İlçe ve Belde teşkilatları nasıl şekillenecek, önümüzdeki son baharda  yapılması planlanan kongrelerde nasıl bir denklem ortaya çıkacak herkes bunu merak ediyor.

Burada bizleri  esas ilgilendiren  il ve Kelkit  İlçe teşkilatının durumudur. Bilindiği gibi, Gümüşhane'de Ak parti büyük bir hezimet yaşamış, MHP ise büyük bir başarı sağlamıştır. İldeki toplam 14 belediyenin  10 tanesini MHP (Gümüşhane, Torul, Köse, Öz Kürtün, Arzular, Yeşilbük, Ünlüpınar, Söğütlü, Gümüşgöze, Deredolu ), 3 tanesini AKP (Kelkit, Kürtün, Öbektaş), 1 tanesini de DP ( Şiran ) kazanmıştır. 

Bu sonuçlara bakıldığında  Ak parti teşkilatlarında önemli değişiklikler  yaşanacağı kuşkusuzdur. Bu deşikliklerin ne şekilde olacağı tartışmaları devam ederken, kulislerde de belli isimler konuşulmaya  başladı bile..

Kelkit te önemli bir kesime göre  Sadi Tüysüz ve yönetiminin   bugüne kadar Genel merkeze hiç bir sözünü ve isteğini kabul ettiremeyişi,  14 Mayıs milletvekilliği seçimlerinde Ünal Yılmaz’a yeterli desteği vermediği,  31  Mart seçimlerinde de kerhen  destek verdiği  ve ilçeye bağlı 5 Belde belediyesinden 4'ünü kaybettiğini ve Ünal Yılmaz ile hala sorunlar yaşadığı gerekçesiyle, ya  görevi bırakacağı, bu  olmazsa Genel merkez tarafından alınacağı  konuşuluyor.. Böyle bir durumda teşkilat başkanlığına birçok kişinin ismi geçiyor.  İlçe teşkilat başkan vekili Ömer Demir,  yönetim kurulu üyesi Samet Aydemir ve  yine yönetim kurulu üyesi Hakan Seymen.. gibi isimler  kulislerde en çok adı geçen  isimler olarak dikkat çekiyor..

Tabi siyasette  yirmi dört saatin bile çok uzun  olduğu  ülkemiz de, gelecekte nelerin  ne şekilde gerçekleşeceğini bugünden tam olarak  bilemeyiz, bunları hep birlikte bekleyip göreceğiz..