Yüreğimiz Harşit’in hasret yamaçlarında dağların avucunda asılı kaldı!
Gümüşhane-Trabzon arası 110 km süre olarak 4 Saat. Gümüşhane-Erzurum arasını 220 km yolu bazen 8 saatte gittiğimizi Kop’ta, Zigana’da dağ başında çok defa sabahladığımızı biliriz. O sarp dağlarda ve dik yokuşlarda ne acılar yaşandı ne ocaklar battı ne hayaller yok oldu? Memleketim için ihlas ve samimiyetle bir çivi çakanın Allah günahlarını affetsin.
Memlekete hizmet bir sevda işidir. Karşılığı yoktur ve karşılık bekleyen de asla huzur bulmaz; zira o çok zor coğrafyada yarı aç yarı tok yaşayan, yemeyip yedirip, içmeyip içirip ve giymeyip giydirip, çocuğunu büyütüp asker eyleyen Türk milletinin diyarında “gitti de gelmedi” türküsü söylenir. O haşin vadilerde “söz konusu vatansa gerisi teferruattır” diyen analar, babalar o manevi iklimde şehadet şerbetini içmeye aday nice evlatlar doğurur.
Balkan Harbi’nde Yemen’de Çanakkale, Kurtuluş Savaşı, Kıbrıs Güney Doğu dağlarında bizim için feda olup şehadete yürüyen nice yiğitler bu analar doğurdu bu babalar korudu. İşte onların isimleri unutuldu tek bir isim takıldı peygamberlerden sonra gelen şehit adaylarına “Mehmetçik” denildi.
DEMİRYOLU NE Kİ! BİZ ÇOK HİZMETİ HAK ETTİK
Aileler Allah için asker eyledi evlatlarını. Evet acı, çile, ızdırap, ter, emek ve gözyaşı diyarı ülkenin her tarafı gibi şehir doğal şehadet mektebidir. Bu insanların kutlu mazisi, ruh ve mana köküne uygun davranmayan asla gün yüzü görmez; o görse evladı görmez çok saf temiz Müslüman Türk evlatları diyarıdır.
Türklüğü atsız ata ile ırk ötesi milli kimliğe terfi ettiren emsalsiz birlikte hoş görü içinde yaşama diyarıdır. İkram, iltifat, ziyafet karşılıksız yapılır sadece evlatlarına değil Tanrı misafiri der evine ocağına köy odasına misafir olana o fakirhanelerden öyle sofralar kurulur ki tadanın bir ömür boyu damağından tadı eksilmez. Çünkü o sofralar Halil İbrahim sofrası sırrına vakıf olmuş Ahmet Yesevi, Güvenç Abdal ruhu İle doludur.
Türkistan ruhu oralarda kıyamete kadar mayalanmış ölümsüz ruhlar diyarıdır. 1915 Rus işgalinde namusları kirletilmesin diye kendilerini Harşit, Kelkit ve Çoruh’un sularına bırakan iffet abidesi karakter timsali model ana baba diyarıdır. İyilik yaparak Harşit’e atan ve unutan karşılık beklemeyen Alpler, Alperen’ler, Bozkurtlar ve Asenalar diyarıdır. Selam o ölümsüz ruha. İşte o ölümsüz ruhla şehre hizmet eden herkese selam olsun. Önlerinde saygı ile eğiliyoruz Gümüşhane Demiryolu ne ki! Çok hizmeti hak ettik, doymadık, göç ettik.
Hiçbir karşılık beklemeden aklımız, gönlümüz, yüreğimiz Harşit yamaçlarında dağların avuçlarında asılı kaldı. Nimet kime kısmetse onundur. Biz külfete talip olduk Yarabbi bizi komşumuza hemşehrimize Aziz Türk milletine hizmetkar kıl kim neyi istiyorsa Allah onu versin. (Amin) Bize bu saf temiz yüce Türk milletine hizmetkar olmak en büyük rütbedir!