Hayvan Haklarını Savunmak Topluma Karşı Bir Sorumluluktur

Gümüşhane Veteriner Hekimler Odası, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü münasebetiyle yayınladıkları basın açıklamasında hayvan haklarını savunmanın sadece hayvanlara karşı değil, topluma karşı da bir sorumluluk olduğunu vurguladı.

Gümüşhane Veteriner Hekimler Odası, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü münasebetiyle yayınladıkları basın açıklamasında hayvan haklarını savunmanın sadece hayvanlara karşı değil, topluma karşı da bir sorumluluk olduğunu vurguladı. Hayvan sevgisinin insanlar arasındaki yardımlaşma ve dayanışma duygusunu pekiştirdiğine dikkat çekilen açıklamada çağımızın en önemli sorunu haline gelen psikolojik sorunların giderilmesinde insan-hayvan ilişkisinin pozitif sonuçlar doğurduğu kaydedildi. Yapılan açıklamada 1931 yılından beri her yılın Ekim Ayının 4’ncü gününün Dünya Hayvanları Koruma Günü olarak kutlandığı belirtilerek, “Hayvanları korumak sadece onlar için değil ekosistemin işleyişi ve insanoğlunun yaratılış amacı ve inancı için gerekli bir insani sorumluluktur. Bu kapsamda 2024 yılı Dünya Hayvanları Koruma Günü’nün teması, “Dünya Onların da Evi” olarak belirlenmiştir. Bu tema, tüm hayvanların doğal yaşam alanlarına saygı gösterilmesi ve bu alanların korunması gerektiğini hatırlatmaktadır” ifadelerine yer verildi. Veteriner hekimler olarak, yalnızca hastalıkları tedavi etmekle kalınmadığı aktarılan açıklamada, “Hayvanların yaşam haklarını savunarak, onların doğayla uyum içinde, acı ve stresten uzak bir hayat sürmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Bu yılın teması da, hayvanların yaşam alanlarını birer yuva olarak kabul etmenin önemini vurgulamakta ve insanlık olarak bu sorumluluğu üstlenmemizi gerektirmektedir” denildi.  Hayvanları korumanın sadece sokak hayvanları ile sınırlı olmadığı hatırlatılan açıklamada “Hayvan hakları tüm hayvanlar âlemini kapsamaktadır. Bu bağlamda sevgi ve hoşgörünün en önemli figürlerinden olan Yunus Emre’nin; “Yaratılanı Severim Yaratandan Ötürü” sözü her bireyin hayat felsefesi olmalıdır. Bilinmelidir ki Anayasa’nın 56. maddesinde “Herkesin, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu” ifade edilmiş; çevreyi geliştirmenin, çevre sağlığını korumanın ve çevre kirlenmesini önlemenin devletin ve vatandaşların görevi olduğu vurgulanmıştır. Hayvanlar, varlıkları itibarıyla sağlıklı ve dengeli bir çevrenin temel unsurlarındandır. Bu nedenle, hayvanların korunmasına yönelik yasal düzenlemelerin Anayasa tarafından teminat altına alındığı açıktır” sözlerine yer verildi. Öte yandan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 9 Temmuz 2021 tarihinde Hayvanları Koruma Kanunu ve Türk Ceza Kanununda değişikliklere gittiği hatırlatılarak, “Yapılan yasal düzenlemede, Hayvanlara yönelik işkence, kötü muamele, hayvana yönelik cinsel istismar ve tecavüz gibi hak ihlalleri suç kapsamına alınarak hapis cezası getirilmiştir. Hayvanların doğal yaşam haklarına saygı göstermek, bireysel bir sorumluluğun ötesinde, tüm toplumun ortak bilinciyle sahiplenilmesi gereken bir insanlık görevidir. Bu vesileyle, tüm toplumu hayvan haklarına saygı göstermeye ve birlikte daha yaşanabilir bir dünya inşa etmeye davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.