Her karışı, şehit kanlarıyla sulanmış bu şehitler yurdunda emperyalistlerin kendileri için gönüllü uşaklık yapacakları bulmalarında ve yine bu güzel milleti arkasından hancerleyecek hainleri bulmalarında hiç de zorlanmadıklarını üzülerek görmekteyiz.
Memlekette gönlü vatan, millet, ezan için atanlardan kaç kişi çıkıp bu tespitimin yanlış olduğunu söyleyebilecektir? Bu gerçeklik tüm çıplaklığıyla ortada değil midir? Ancak, bu tespitime yüreği vatan, millet, ezan sevgisinden mahrum; yüreği milli heyacanla atmayan, yaban otlaklarda otladıklarından ötürü midesi yaban otlarla dolmuş, bundan dolayı da kanı bozulmuş ve beyni uyuşmuş ya da gönüllü satılmış hain kişiler, hiddetle ve şiddetle karşı çıkacaklardır. Nedense tam burda aklıma Neyzen Tevfik’in şu dizeleri geliyor,
"Geldikleri gibi gitmediler; kimi itini bıraktı, kimi bitini kimi p..."
Bu âlicenap millet, emperyalistlere gönüllü uşaklık yapanları, hainleri ve bunların tasmalarını elinde tutanları çok iyi tanımaktadır. Cennet vatana bütün kötülükleri yapıp, sonra demokrasiyi, özgürlükleri ihanetlerine kılıf yapmalarına yüce milletin has evlatları asla müsade etmeyecektir. Artık, bütün renkler belirginleşmiştir. Nasıl mı? Gönüllü uşaklar ve hainler, bu ülkenin başarıları karşında dayanılmaz karın sancıları çektiklerini artık gizleyemiyorlar. Bu yüce milleti derinden sarsan acılarında, uzüntülerinde ise bayram edip halay çekmekten bir an olsun geri durmuyorlar.
Bunun en somut örneği mili savunma sanayisindeki başarılı çalışmaları görmezden gelmeleri veya küçümsemeye çalışmalarıdır. Oysaki bizler şunu biliriz ki, mili başarılar milli duyguyu taşıyan herkese nam ve şeref verir.
Yukarıda da belittiğim gibi hainler ve gönüllü uşaklar, gönlü ve ruhu milletten yana çarpanların gözünden kaçmamaktadır. Büyük Türk milleti, şehitler yurdu cennet vatana ve bu yüce millete her türlü ihaneti yapıp, başlarını devekuşu gibi sahiplerinin etekleri altında saklayanları ve o eteği giyenleri artık çok net olarak görmekte ve de tanımaktadır.
Vatanımız için yapılan karanlık planları, Türk gençliğinin, inancı, azmi, alın teri ve bilimin ışığında ortaya koyduğu başarılarla yırtıp, derenin kuşunu, derenin taşıyla vurmalarına müsade etmeyeceğiz. Gönüllü uşakları, hainleri bütün düşmanlarımızı dün olduğu gibi bugün de yarın da üzmeye devam edeceğiz.
Seyit TOK
UŞAKLAR VE HAİNLER
Her karışı, şehit kanlarıyla sulanmış bu şehitler yurdunda emperyalistlerin kendileri için gönüllü uşaklık yapacakları bulmalarında ve yine bu güzel milleti arkasından hancerleyecek hainleri bulmalarında hiç de zorlanmadıklarını üzülerek görmekteyiz.
Memlekette gönlü vatan, millet, ezan için atanlardan kaç kişi çıkıp bu tespitimin yanlış olduğunu söyleyebilecektir? Bu gerçeklik tüm çıplaklığıyla ortada değil midir? Ancak, bu tespitime yüreği vatan, millet, ezan sevgisinden mahrum; yüreği milli heyacanla atmayan, yaban otlaklarda otladıklarından ötürü midesi yaban otlarla dolmuş, bundan dolayı da kanı bozulmuş ve beyni uyuşmuş ya da gönüllü satılmış hain kişiler, hiddetle ve şiddetle karşı çıkacaklardır. Nedense tam burda aklıma Neyzen Tevfik’in şu dizeleri geliyor,
"Geldikleri gibi gitmediler; kimi itini bıraktı, kimi bitini kimi p..."
Bu âlicenap millet, emperyalistlere gönüllü uşaklık yapanları, hainleri ve bunların tasmalarını elinde tutanları çok iyi tanımaktadır. Cennet vatana bütün kötülükleri yapıp, sonra demokrasiyi, özgürlükleri ihanetlerine kılıf yapmalarına yüce milletin has evlatları asla müsade etmeyecektir. Artık, bütün renkler belirginleşmiştir. Nasıl mı? Gönüllü uşaklar ve hainler, bu ülkenin başarıları karşında dayanılmaz karın sancıları çektiklerini artık gizleyemiyorlar. Bu yüce milleti derinden sarsan acılarında, uzüntülerinde ise bayram edip halay çekmekten bir an olsun geri durmuyorlar.
Bunun en somut örneği mili savunma sanayisindeki başarılı çalışmaları görmezden gelmeleri veya küçümsemeye çalışmalarıdır. Oysaki bizler şunu biliriz ki, mili başarılar milli duyguyu taşıyan herkese nam ve şeref verir.
Yukarıda da belittiğim gibi hainler ve gönüllü uşaklar, gönlü ve ruhu milletten yana çarpanların gözünden kaçmamaktadır. Büyük Türk milleti, şehitler yurdu cennet vatana ve bu yüce millete her türlü ihaneti yapıp, başlarını devekuşu gibi sahiplerinin etekleri altında saklayanları ve o eteği giyenleri artık çok net olarak görmekte ve de tanımaktadır.
Vatanımız için yapılan karanlık planları, Türk gençliğinin, inancı, azmi, alın teri ve bilimin ışığında ortaya koyduğu başarılarla yırtıp, derenin kuşunu, derenin taşıyla vurmalarına müsade etmeyeceğiz. Gönüllü uşakları, hainleri bütün düşmanlarımızı dün olduğu gibi bugün de yarın da üzmeye devam edeceğiz.
Seyit TOK
Ekleme
Tarihi: 07 Ocak 2023 - Cumartesi
UŞAKLAR VE HAİNLER
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.