tuzla escort bayan avcılar escort bayan beykoz escort bayan arnavutköy escort bayan bağcılar escort bayan escort izmir online casino india real money bodrum escortlar ankara bayan escort casino siteleri
Adana escort Alanya escort Anadolu yakası escort ankara escort Antalya escort Ataköy escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bahçelievler escort Bahçeşehir escort Bakırköy escort Başiktaş escort Beylikdüzü escort Bodrum escort Bursa escort Denizli escort Diyarbakır escort Esenyurt escort Eskişehir escort Etiler escort Fatih escort Gazinatep escort Halkalı escort istanbul escort İzmir escort İzmit escort Kadıköy escort Kayseri escort Kocaeli escort Konya escort Kurtköy escort Kuşadası escort Malatya escort Maltepe escort Mecidiyeköy escort Mersin escort Nişantaşı escort Pendik escort Muratpaşa escort Şirinevler escort Şişli escort Taksim escort Ümraniye escort ataşehir escort kartal escort
Seyit  TOK
Köşe Yazarı
Seyit TOK
 

GÖZYAŞLARININ RENGİ Mİ VAR

           Batı, tarihin her devrinde kendinden görmediklerine ikiyüzlü tavır sergilemiş ve bundan sonra da sergilemeye devam edecektir. Kanıt mı? Rusya’nın, Ukrayna’yı işgalini anlatan batı medyasının çifte standardına bir kez daha şahit olmadık mı? BBC çalışanı, "Bu olaylar benim için çok duygusal; çünkü sarı saçlı, mavi gözlü insanların ve Avrupalı çocukların her gün Putin’in füzeleri tarafından öldürüldüğünü görüyorum." ifadelerine yer verdi. Yine batı dünyası Ukrayna’da insanlık ölüyor diye feryat ediyor. Bu feryat haklı bir feryattır; ancak dünyanın diğer savaş coğrafyalarında da değişik göz ve deri rengine sahip çocuğun tonlarca bombanın altında can verdiğinde batı medyası veya batı dünyası neden duygusallaşamıyor?           Yoksa gözyaşlarının rengi mi var? Dini veya milliyeti mi var? Gibi deli sorular insanın zihnini meşgul etmiyor değil.           Bilindiği üzere savaşlar, amaçları itibarıyla işgal ve kurtuluş hedefli olarak başlar. İster ülkeler arası doğrudan cephe savaşları, ister iç savaşlar ya da terör faaliyetleri olsun can kayıpları ve yaralanmalar kaçınılmaz olur. Bu savaşlarda sadece askerler, güvenlik görevlileri değil yaşlılar, çocuklar, kadınlar da ölüyor veya sakat kalıyor. 1. Dünya Savaşı nedeniyle 8 ile 10 milyon kişi ölmüş, 20 milyonun üzerinde kişi yaralanmış ve 7 milyonun üzerinde kişi ise kayıp veya esir olmuştur. 2. Dünya Savaşında, 1939-1945 yılları arasında yaklaşık 42 milyon sivilin ve 25 milyon askerin ölümüyle sonuçlanmıştır. Bu tablo çok vahim ve çok korkunç değil midir? İnsanlık tarihi egoları ve hırsları yüzünden bu güzelim dünyayı yaşanmaz bir yere çeviren kendini vazgeçilmez sanan yöneticilerin yıkımları altında kalmıştır. Öyle görülüyor ki, kalmaya da devam edecek.         Niçin hep birlikte barış ve uyum içinde yaşamayı beceremiyoruz? Savaşlar; dünyaya korku ve sefaletten başka bir şey verebilir mi? Savaşlar, yakar, yıkar, öldürür, yok eder. Savaş, hiçbir zaman kimin haklı olduğuyla ilgilenmez, kimin güçsüz olduğuna karar verir.        Savaşta, gözyaşlarının rengi yoktur. Ukrayna’da ‘’Ölmek istemiyorum’’ diye feryat eden çocuğun gözyaşları ile duygusallaşan vicdanlar, bütün mazlum coğrafyalardaki çocukların gözyaşları karşısında da taştan olan kalpleri erimeli, insafa gelmeli ve zalimin karşısına çıkmalıdır. Yoksa, -Savaşlar, insanların yaşama hakkını elinden alır. -Savaş ekonomik düzeni alt üst eder. -Savaştan sonra yaşam şartları zorlaşır ve öngörülemeyen sorunlar ortaya çıkar. -İnsanlar, fiziksel açıdan sorunlar yaşamakla birlikte ruhsal açıdan da sorunlar yaşar. Savaş, masum bir çocuğun kanına girmekten bile çekinmeyen şiddetin en kötüsüdür.          İnsanların dili, rengi farklı olsa da savaşın yıkıcı ve yok edici etkisi her coğrafyada aynıdır.          Rabbim bizleri vatanın kıymetini bilenlerden eylesin, mazlumları korusun, zalimlere fırsat vermesin! Seyit TOK
Ekleme Tarihi: 04 Mart 2022 - Cuma

GÖZYAŞLARININ RENGİ Mİ VAR

 

         Batı, tarihin her devrinde kendinden görmediklerine ikiyüzlü tavır sergilemiş ve bundan sonra da sergilemeye devam edecektir. Kanıt mı? Rusya’nın, Ukrayna’yı işgalini anlatan batı medyasının çifte standardına bir kez daha şahit olmadık mı? BBC çalışanı, "Bu olaylar benim için çok duygusal; çünkü sarı saçlı, mavi gözlü insanların ve Avrupalı çocukların her gün Putin’in füzeleri tarafından öldürüldüğünü görüyorum." ifadelerine yer verdi. Yine batı dünyası Ukrayna’da insanlık ölüyor diye feryat ediyor. Bu feryat haklı bir feryattır; ancak dünyanın diğer savaş coğrafyalarında da değişik göz ve deri rengine sahip çocuğun tonlarca bombanın altında can verdiğinde batı medyası veya batı dünyası neden duygusallaşamıyor?

          Yoksa gözyaşlarının rengi mi var? Dini veya milliyeti mi var? Gibi deli sorular insanın zihnini meşgul etmiyor değil.

          Bilindiği üzere savaşlar, amaçları itibarıyla işgal ve kurtuluş hedefli olarak başlar. İster ülkeler arası doğrudan cephe savaşları, ister iç savaşlar ya da terör faaliyetleri olsun can kayıpları ve yaralanmalar kaçınılmaz olur. Bu savaşlarda sadece askerler, güvenlik görevlileri değil yaşlılar, çocuklar, kadınlar da ölüyor veya sakat kalıyor. 1. Dünya Savaşı nedeniyle 8 ile 10 milyon kişi ölmüş, 20 milyonun üzerinde kişi yaralanmış ve 7 milyonun üzerinde kişi ise kayıp veya esir olmuştur. 2. Dünya Savaşında, 1939-1945 yılları arasında yaklaşık 42 milyon sivilin ve 25 milyon askerin ölümüyle sonuçlanmıştır. Bu tablo çok vahim ve çok korkunç değil midir? İnsanlık tarihi egoları ve hırsları yüzünden bu güzelim dünyayı yaşanmaz bir yere çeviren kendini vazgeçilmez sanan yöneticilerin yıkımları altında kalmıştır. Öyle görülüyor ki, kalmaya da devam edecek.

        Niçin hep birlikte barış ve uyum içinde yaşamayı beceremiyoruz? Savaşlar; dünyaya korku ve sefaletten başka bir şey verebilir mi? Savaşlar, yakar, yıkar, öldürür, yok eder. Savaş, hiçbir zaman kimin haklı olduğuyla ilgilenmez, kimin güçsüz olduğuna karar verir.

       Savaşta, gözyaşlarının rengi yoktur. Ukrayna’da ‘’Ölmek istemiyorum’’ diye feryat eden çocuğun gözyaşları ile duygusallaşan vicdanlar, bütün mazlum coğrafyalardaki çocukların gözyaşları karşısında da taştan olan kalpleri erimeli, insafa gelmeli ve zalimin karşısına çıkmalıdır. Yoksa,

-Savaşlar, insanların yaşama hakkını elinden alır.

-Savaş ekonomik düzeni alt üst eder.

-Savaştan sonra yaşam şartları zorlaşır ve öngörülemeyen sorunlar ortaya çıkar.

-İnsanlar, fiziksel açıdan sorunlar yaşamakla birlikte ruhsal açıdan da sorunlar yaşar. Savaş, masum bir çocuğun kanına girmekten bile çekinmeyen şiddetin en kötüsüdür.

         İnsanların dili, rengi farklı olsa da savaşın yıkıcı ve yok edici etkisi her coğrafyada aynıdır.

         Rabbim bizleri vatanın kıymetini bilenlerden eylesin, mazlumları korusun, zalimlere fırsat vermesin!

Seyit TOK

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gumushaneekspres.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri siyahbet giriş