Bu yazımda lağım, sözcüğünü bir sözcük anlamı bir de tarihi terim olarak analiz ederek bir konudaki düşüncemi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Lağım; bir yerleşim yerinde, pis suların akıp gitmesi için yeraltında açılmış ark anlamına gelir. İnsanoğlunun yaşadığı yer, gecekondu da olsa modern kentte olsa fark etmez mutlaka lağım kanallarına ihtiyaç duymaktadır.
Gecekondu yerleşim yerleri bilindiği gibi izinsiz, plansız, sağlıksız ve alelacele yapıldığından birden çok sorunun yaşandığı yerleşim yerleridir. Modern kentler ise, çağın teknolojisine uygun planlı, sağlıklı ve güvenli; insanların sevdikleriyle güzel vakit geçirebileceği sosyal yaşam alanlarının bol olduğu huzurlu yaşam alanlarından meydana gelir.
Yukarıda da belirttiğim gibi ister gecekondu, isterse modern semtler olsun mutlaka lağım kanalları insanların kullanımına sunulur. İnsanların hizmetine sunulan bu lağım kanallarında insan kaynaklı veya doğa kaynaklı çeşitli nedenlere bağlı olarak zaman zaman patlamalar meydana gelir. Gecekondu semtlerinde de son teknolojik modern kentlerde de patlayan lağım kanallarından gelen pis kokular aynı dayanılmaz kokulardır. Bu lağım kokuları çevreye yayıldığında dayanılmaz olur ve orada yaşayan insanların bu dayanılmaz pis lağım kokuları dolayısıyla deyimde de geçtiği gibi burnu düşer.
Lağım sözcüğü, tarihi terim olarak ise, Osmanlı Devleti döneminde kale, palanka ve tabya kuşatmalarında, surları çökertmek ya da gedik açmak, düşman kuvvetlerinin ordugâhına zarar vermek ya da düşman tarafının açtığı lağımları patlatarak yok etmek amacıyla açılan tünellere verilen ad anlamlarında kullanılmaktadır.
Şimdi gelelim asıl mevzuya, insanların mensup oldukları inançlarından dolayı kınanmamaları, alaya alınmamaları, hakarete uğramamaları, insanlığın evrensel değerlerindendir. İnsan haklarına saygı duyanlar ve evrensel değerleri iliklerine kadar hissedenler, hiç kimseyi inançları veya farklılıkları üzerinden yadırgamaz. İnsanları, inançları dolayısıyla kınayan, alaya alan, hakaret edenler çeşitli nedenlerle patlayan lağım kanallarına benzerler. Onlar da pis düşünceleriyle etrafta dayanılmaz kokular yayarlar. Bu tür düşüncelere sahip olanlar ya insanlıktan nasibini almamış ya da şeytani bir amaca hizmet için insanların kutsallarıyla inşa ettiği surlarda gedik açmak niyetindedir. Bu, sakat düşüncede varlığını bulanların hangi mahalleden olduğunun bir önemi yoktur.
Türk milleti, milli zekâsıyla ortak aklını işleterek bu lağım ağızlılara hiçbir zaman fırsat vermeden değerlerine sahip çıkarak muasır medeniyet yolunda rotasından sapmadan hız almalıdır. Çünkü nice coğrafyada nice mazlumlar Türk'e hasrettir ve Türk'ü beklemektedir.
Seyit TOK
LAĞIM HER YERDE AYNI KOKAR
Bu yazımda lağım, sözcüğünü bir sözcük anlamı bir de tarihi terim olarak analiz ederek bir konudaki düşüncemi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Lağım; bir yerleşim yerinde, pis suların akıp gitmesi için yeraltında açılmış ark anlamına gelir. İnsanoğlunun yaşadığı yer, gecekondu da olsa modern kentte olsa fark etmez mutlaka lağım kanallarına ihtiyaç duymaktadır.
Gecekondu yerleşim yerleri bilindiği gibi izinsiz, plansız, sağlıksız ve alelacele yapıldığından birden çok sorunun yaşandığı yerleşim yerleridir. Modern kentler ise, çağın teknolojisine uygun planlı, sağlıklı ve güvenli; insanların sevdikleriyle güzel vakit geçirebileceği sosyal yaşam alanlarının bol olduğu huzurlu yaşam alanlarından meydana gelir.
Yukarıda da belirttiğim gibi ister gecekondu, isterse modern semtler olsun mutlaka lağım kanalları insanların kullanımına sunulur. İnsanların hizmetine sunulan bu lağım kanallarında insan kaynaklı veya doğa kaynaklı çeşitli nedenlere bağlı olarak zaman zaman patlamalar meydana gelir. Gecekondu semtlerinde de son teknolojik modern kentlerde de patlayan lağım kanallarından gelen pis kokular aynı dayanılmaz kokulardır. Bu lağım kokuları çevreye yayıldığında dayanılmaz olur ve orada yaşayan insanların bu dayanılmaz pis lağım kokuları dolayısıyla deyimde de geçtiği gibi burnu düşer.
Lağım sözcüğü, tarihi terim olarak ise, Osmanlı Devleti döneminde kale, palanka ve tabya kuşatmalarında, surları çökertmek ya da gedik açmak, düşman kuvvetlerinin ordugâhına zarar vermek ya da düşman tarafının açtığı lağımları patlatarak yok etmek amacıyla açılan tünellere verilen ad anlamlarında kullanılmaktadır.
Şimdi gelelim asıl mevzuya, insanların mensup oldukları inançlarından dolayı kınanmamaları, alaya alınmamaları, hakarete uğramamaları, insanlığın evrensel değerlerindendir. İnsan haklarına saygı duyanlar ve evrensel değerleri iliklerine kadar hissedenler, hiç kimseyi inançları veya farklılıkları üzerinden yadırgamaz. İnsanları, inançları dolayısıyla kınayan, alaya alan, hakaret edenler çeşitli nedenlerle patlayan lağım kanallarına benzerler. Onlar da pis düşünceleriyle etrafta dayanılmaz kokular yayarlar. Bu tür düşüncelere sahip olanlar ya insanlıktan nasibini almamış ya da şeytani bir amaca hizmet için insanların kutsallarıyla inşa ettiği surlarda gedik açmak niyetindedir. Bu, sakat düşüncede varlığını bulanların hangi mahalleden olduğunun bir önemi yoktur.
Türk milleti, milli zekâsıyla ortak aklını işleterek bu lağım ağızlılara hiçbir zaman fırsat vermeden değerlerine sahip çıkarak muasır medeniyet yolunda rotasından sapmadan hız almalıdır. Çünkü nice coğrafyada nice mazlumlar Türk'e hasrettir ve Türk'ü beklemektedir.
Seyit TOK
Ekleme
Tarihi: 26 Ağustos 2022 - Cuma
LAĞIM HER YERDE AYNI KOKAR
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.