YRP Genel Merkez Teşkilat Başkan Yardımcısı Basri Çayır, Gümüşhane’ye Geldi
YRP Genel Merkez Teşkilat Başkan Yardımcısı Basri Çayır, Gümüşhane’ye Geldi
Gümüşhane İl Başkanlığı binasında gerçekleştirilen ve Genel Merkez Teşkilat Başkan Yardımcısı, Doğu Karadeniz Bölge Başkanı Basri Çayır’ın bizzat verdiği eğitim toplantısına; Gümüşhane İl Başkanı Ziya Nas, Trabzon İl Başkanı Süleyman Pulat, Trabzon İl Sorumlusu İsmail Ahmet Polat, ilçe başkanları ve mahalle başkanları katıldı.
Gümüşhane İl Başkanlığı binasında gerçekleştirilen ve Genel Merkez Teşkilat Başkan Yardımcısı, Doğu Karadeniz Bölge Başkanı Basri Çayır’ın bizzat verdiği eğitim toplantısına; Gümüşhane İl Başkanı Ziya Nas, Trabzon İl Başkanı Süleyman Pulat, Trabzon İl Sorumlusu İsmail Ahmet Polat, ilçe başkanları ve mahalle başkanları katıldı.
Toplantıda konuşan Genel Merkez Teşkilat Başkan Yardımcısı Basri Çayır,yaklaşan bir seçim olduğuna dikkat çekerek Mahalle Başkanlarının ve Köy Temsilcilerinin bu seçimde çok önemli görevler üstleneceğini söyledi.
Hedeflerinin Türk milletinin ve dünya üzerindeki tüm mazlumların maddî ve manevî sahada kalkınarak refaha ve selamete erişmesini sağlamak olduğunu kaydeden Teşkilat Başkan Yardımcısı Basri Çayır, “ Yeni bir Türkiye, yaşanabilir bir Türkiye kurulması için, ülkemizin öncülüğünde, tüm insanlığın kurtuluşu için gayret ediyoruz. İlmî, iktisadî, siyasî ve ahlaki alanlarda gerekli adımları atmak gibi bir hedefimiz var. Bu nedenle her teşkilat üyemizin görevi, insanlarımızı Milli Görüş çatısı altında toplamaktır” dedi.
Millî Görüş’ün; “Kendisini Hz. İbrahim’in (A.S.) milletinden kabul eden ve Hz. Muhammed (S.A.V.) Efendimizin yolundan giden bir topluluğun dünyaya bakışı” olarak anlaşılması gerektiğine vurgu yapan Teşkilat Başkan Yardımcısı Basri Çayır, “Erbakan Hocamız’ın ifadesinde olduğu gibi Millî Görüş’ü ve bugünkü olayları bilmek için mutlaka tarihi yakından tanımamız ve bilmemiz gerekmektedir. Millî Görüş; Hz. Âdem (A.S.) ile başlayan ve tarihi sürecine baktığımızda Milletimizin kendi müktesebatına en uygun olan bir görüştür. Sultan Alparslan’ın, Sultan Fatih’in, Cennet mekân Abdülhamid Han’ın görüşüdür ve yine Çanakkale destanını yazanların, Kıbrıs’ı tekrar fethedenlerin görüşüdür” dedi.
Millî Görüş’ün özünde üç tane unsuru barındırdığına dikkat çeken Teşkilat Başkan Yardımcısı Basri Çayır, “Millî Görüş; Kaba kuvveti değil Hakk’ı üstün tutar. Maddiyatçı değil, maneviyatçı olur. Nefse esareti değil, nefis terbiyesini esas alır. Bir insan zihniyet itibariyle bu temel esaslarla yoğrulmuş ise o insana Cenâb-ı Allah; hidayet, feraset ve dirayet nasip edere. Hidayet; doğruyu yanlıştan, iyiyi kötüden, güzeli çirkinden, faydalıyı zararlıdan, adaleti zulümden ayırt edebilme kabiliyetidir. Feraset; hayır ile şerri ayırt edebilme kabiliyetidir. Dirayet ise; en geniş anlamda doğru olduğunu bildiği ve hayırlı olduğuna inandığı şeyi sonuna kadar savunabilme kabiliyetidir” diye konuştu.
İslam’ın her şeyden önce cihad dini olduğunu söyleyen Teşkilat Başkan Yardımcısı Basri Çayır, “Cenâb-ı Allah dünya hayatını “Hakk ile batılın mücadele meydanı” olarak yaratmıştır. Bu mücadelede cihad ibadetini yerine getirmek isteyen her Müslüman’ın öncelikle dinin emirleri olan farzları yerine getirmesi ve haramlardan kaçınarak işe başlaması gerekir. Cihad ise; Hakk’ın hâkim olması için, tüm insanlığın huzur ve hürriyete kavuşması için hiç bir dünyevi karşılık gözetmeden bütün gücümüzle çalışmaktır” ifadelerini kullandı.
Teşkilat Başkan Yardımcısı Basri Çayır “Hasenât ve Salihat” kavramları üzerinde durarak, “İyilik anlamına gelen hasenat; mevcut düzen içerisinde fertlere, topluma, akrabalara, komşulara, insanlığa yardımda bulunmak ve hizmet etmek, kendimiz için, kendimizi geliştirmek için sarf ettiğimiz gayret ve çabalardır. Salihât ise ıslah edici iyiliktir. Siyasi, iktisadi, ahlaki ve ilmi alanlardaki her türlü bozuk düzenin giderilmesi için yapılacak bütün çalışmalardır. Kendini göz ardı ederek üçüncü şahıslara yönelik sistematik çalışmak gerektirir. Kuran-ı Kerimde bu iki kavram; Geliri olmayanları nakit veya ayni yardımlarla sevindirmek hasen amel, işsizliği ortadan kaldıracak ve insanların onurunu koruyacak sistemin kurulması için siyasi, iktisadi, ahlaki ve ilmi çabalamak salih amel olarak tanımlanmıştır. Hasenâtın getirisi bire on, salihâtın getirisi ise cennet olarak müjdelenmiştir” dedi.
Hasenat ve salihat ile ilgili Kuran-ı Kerim ayetlerinden örnekler veren Teşkilat Başkan Yardımcısı Basri Çayır, cihad ibadetinin öneminden söz ettikten sonra eğitim çalışmalarının nasıl yürütüleceği noktasında teşkilat üyelerini bilgilendirdi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.